Sandığından daha güçlüsün...Düşündüğünden daha güçlüsün ….

Sevgili büyük Türk
düşünürü (aslında danışmandır ) Tanyer Sönmezer’in son zamanlardaki
konuşmalarında beynime çaktığı çok güzel bir sözü vardır “namazın,
orucun, ibadetin kazası olur ama fırsatların kazası olmaz”. Bu
sebeptendir ki, önümüze çıkan fırsatları değerlendiremiyor ya da konfor
alanımıza sıkışmaktan önümüze bile çıkamayan fırsatları göremiyoruz.
Beyniniz size devamlı bir şey söyler ; bunu yapma!, oraya gitme!,
yorulursun!, yapamazsın! YALAN hem de KOCAMAN YALAN....
Bakın birkaç küçük gerçek yaşam öyküsü ;
19 yaşına birkaç ay kala, Kasım 2003 tarihinde, Philadelphia’da
bisikleti ile gezerken kırmızı ışıkta geçen bir aracın çarpması sonucu
kendi tabiri ile adeta bir “bitkiye” dönmüştü. Pelvis kemiği 2 parçaya
ayrılmış, ciddi kafa ve omurga hasarları sebebi ile 1 yıl boyunca
hastanede sırt üstü yatmak zorunda kalmıştı. Yaşadığı hasarların sonucu
olarak yürümek, diş fırçalamak gibi basit yaşamsal faaliyetleri bile
yeniden öğrenmek zorunda kalmıştı. Kaza bütün bunlara ek olarak konuşma,
kısa ve uzun süreli hafıza kayıplarına da yol açmıştı. İleride
kendisine sorulduğunda içinden geçtiği bu süreci “hergün Everest Dağına
tırmanmak” ile eş değer hissettiğini söyleyecekti. Bu arada
doktorlarının tavsiyesi ile bir tedavi aracı olarak müziği kullanmaya
başladı. Sinirlerinde oluşan tahribat sebebi ile eskiden dinlediklerinin
aksine daha sakin müzikler dinleyip bir süre sonra besteler yapmaya
başladı. Çektiği oturma güçlüğü sebebi ile piyano yerine yatarak gitar
çalmaya başladı. Buna paralel olarak yemek yapmanında terapisel etkileri
ile bir yandan da bu konuda çalışmaya başladı.
Uzun lafın kısası
yılmadı, uğraştı ve bugün jazz severlerin beğeni ile dinlediği bir
evrensel sanatçı olarak birkaç hafta önce 2. kez karşımıza çıktı Melody
Gardot.. Unutmayın you are stronger than your mind ….
Bir başka gerçek hikaye ;
1986 senesinde Thailand’ın küçük yüzen ada kasabalarından biri olan Koh
Panyee’de bir grup genç neredeyse tamamı suyun üzerinde iskeleler ve
sallar üzerine kurulu kasabada bir futbol takımı kurmak ve ülke
şampiyonu olmak istediklerinde, ada halkının bir numaralı eğlence konusu
olmuşlardı. İşe öncelikli olarak kendi imkanları ile suyun üzerine
yüzen futbol adası yaparak başladılar. İlk başlarda ayakkabı gibi temel
malzemelerin olmaması ve buna ek ıslanan kaygan zeminde top
hakimiyetinde sorun yaratıyordu. Buna ek derme çatma yapılan tahta
zeminden çıkan çiviler çocukların çıplak ayaklarına zarar veriyorlardı.
Ne etraflarından gelen seslere ne de beyinlerin içinde onlara yapamazsın
diyen sese kulak vermediler. Sonuç olarak Panyee FC bugün Güney
Thailand’ın en iyi futbol takımı olmayı başardı. Unutmayın you are
stronger than your mind ….
Bir örnek de bizden ; Yıldız Teknik Üniversitesi’nde okudu, başarılı bir
öğrenciydi, ailesinde de gelen başarı hikayeleri arasında büyümüştü.
Okulunu bitirdi, artık sıra kariyer ile ilgili planlarını
gerçekleştirmeye gelmişti. Kararını verdi ve kurumsal hayata giriş
yaptı. Önceleri herşey çok güzeldi
Bu ve buna benzer bir çok hikaye var etrafımızda, hatta ben buraya
ayrıntısını girmek istememekle beraber sevgili kardeşim Aslı Sayıt,
kurumsal hayatı bir anda bırakarak, şuan hayatına plates eğitmeni olarak
devam ediyor. Tamamen kendi seçimi ve özgür iradesi ile konfor alanının
dışına çıkarak kendine bambaşka bir yaşam alanı kurmayı başardı.
Dediğim gibi ayrıntılarını Aslı ile konuşabilirsiniz
Özetle, her sabah uyandığımızda yada gece başımızı yastığımızı koymadan
önce bir çok karar alırız. Spor yapmaya başlarız, sigarayı bırakırız,
yemek kursuna gideriz ya da yeni bir yabancı dil öğrenmek isteriz. İş ne
zaman bununla ilgili bir aksiyon almaya gelir ve içimizdeki ses
konuşmaya başlar ; yapma! Yapamazsın! 2 günlük dünya boşver gitsin !
Nasıl vakit bulacaksın! Uyanmak zor! Ve daha niceleri beyninizde
yankılanır durur. YALAN hemde KOCAMAN YALAN..
Şimdi tekrar düşünün son zamanlarda neleri yapmak istediniz ve
yapmadınız ya da yapamadınız? Yukarıdaki hikayeleri okuyun etraftaki
hikayeleri düşünün önce uzaktakilerden başlayın sonra en
yakınınızdakilere kadar gelin ve kendi hikayenizi yazmak üzere usulca ya
da büyük bir şölenle konfor alanınızdan dışarı adım atın!!
Unutmayın
sandığınızdan daha güçlüsünüz ve içinizdeki sesin aksine
YAPABİLİRSİNİZ!!!
Serhat YILDIRIM